Diyarbakır’ın yöresel lezzetlerini vegan mutfağına uyarladı
Diyarbakır'da yaÅŸayan tarih öÄŸretmeni Zeynep Olgun, kente özgü yöresel lezzetleri vegan mutfağına uyarlayarak, sebze ve baharatlarla hazırladı.
Üç çocuk annesi Olgun, Ä°stanbul’da öÄŸretmenlik yaptığı dönemde vegan beslenme ÅŸeklini benimsedi.
Üç yıldır vegan beslenen Olgun, memleketinin yöresel lezzetlerine duyduÄŸu özlemi gidermek için bu tarifleri sebze ile hazırlamaya karar verdi.
Ä°çli köftenin hamuruna yumurta yerine su koyan Olgun, iç harcında da bol soÄŸan, istiridye mantarı, maydanoz ve baharat kullandı.
Lahmacun içi hazırlarken de kıyma yerine mevsimine uygun sebze kullanmayı tercih eden Olgun, yaÄŸda kavurduÄŸu patlıcanlarla lahmacun yaptı.
EkÅŸili dolma ve sarmada et ve kıyma yerine mevsim sebzeleri, taze otlar ve zengin baharatlar ile zeytinyağı kullanan Olgun, hazırladığı dolmayı yine Diyarbakır usulüne uygun ÅŸekilde sumak suyu ile piÅŸirdi.
Olgun, vegan yemekleri kentteki tarihi Saklıkonak’ta hazırlayarak, yola çıkış hikayesini anlattı.
Olgun, Ä°stanbul’da öÄŸretmenlik yaptığı dönemde bir aÅŸçılık deneyimi olduÄŸunu belirterek, vegan beslenme ÅŸeklini benimsediÄŸini söyledi.
“Vegan beslenirken en çok et ile piÅŸen yemekleri özlüyorsunuz. Ben de yöreye ait çok sevdiÄŸim yemekleri vegan nasıl yapabilirim diye araÅŸtırdım. Åžimdi hazırlayıp, piÅŸiriyorum.” diyen Olgun, hazırladığı yemekleri arkadaÅŸlarına da tattırdığını ve herkesin çok beÄŸendiÄŸini belirtti.
“Çocuklarım yaptığım yemekleri yiyor ve etli zannediyor”
Diyarbakır’ın çok zengin bir mutfaÄŸa sahip olduÄŸunu vurgulayan Olgun, bu zenginliÄŸi sebzelerle yeniden uyarladığını kaydetti.
Olgun, “Diyarbakır mutfağı denilince akla gelen belli baÅŸlı yemekler var ve bunların hepsi et ile piÅŸiyor. Yaptığım ÅŸey Diyarbakır mutfağını küresel deÄŸiÅŸimlere uyarlama çabası. Et yerine mantar, nohut, mercimek, ceviz, patlıcan gibi alternatifler kullanıyorum.
Sarma, lahmacun, içli köfteyi veganlar için uyarladım. Başından sonuna kadar reçete aynı. Tek fark var kullandığımız malzeme. Ete alternatif, mevsimde ne varsa ve lezzetine hangi sebze yakışıyorsa onu kullanıyorum” dedi.
Diyarbakır yöresine özgü yemekleri vegan mutfağına uyarlamasıyla ilgili bir de marka çalışması hedefi olduÄŸunu dile getiren Olgun, ayrıca görev yaptığı okulda da öÄŸrencileriyle bu alanda hazırladığı projeleri olduÄŸunu belirtti.
Olgun, “TÜBÄ°TAK’a sunduÄŸumuz projeler de var. Özellikle bizim yörede ‘kenger’ dediÄŸimiz bitkiyle yapılan içli köfte tarifi projemiz var. Ä°nÅŸallah onaylanır ve öÄŸrencilerimle hazırlarım. Hem küresel deÄŸiÅŸimi, dinamiÄŸi dikkate alacağız hem de aÄŸzımızın lezzetini bozmamaya çalışacağız. Damak tadını ve alışkanlıkları deÄŸiÅŸtirmek zor. Ama evimde bunu baÅŸardığımı düÅŸünüyorum. Çocuklarım yaptığım yemekleri yiyor ve etli zannediyor” diye konuÅŸtu.
CiÄŸer kebaba özlemini mantarla giderdi
Vegan beslenirken en çok Diyarbakır’ın tescilli lezzeti ciÄŸer kebaba özlem duyduÄŸunu anlatan Olgun, ciÄŸerin marine edildiÄŸi baharatları kullanarak, bu lezzeti kestane veya istiridye mantarı ile hazırlayıp, ızgarada piÅŸirdiÄŸini belirtti.
Olgun, “Bu sayede ciÄŸer kebaba özlemimi gidermiÅŸ oluyorum” ifadesini kullandı. (AA)